14 Aralık 2011 Çarşamba

HalfetiHaber'de, İşgal ve Arkadaşımız Şeyma Özcan Üstüne

http://www.halfetihaber.com/index.php?option=com_content&view=article&id=368:boazc-uenverstes-kralik-mi-tuttuunu-hapse-atmak-m--hukuk&catid=26:birguel-hakan&Itemid=35


Ünlü ve tarihi dokusu boğaz manzarası ile harika bir diyar Boğaziçi Üniversitesi, yeri ve konumunun eşsizliği  İstanbul’un  ayrıcalıklı muhitiyle de  birleşince  böyle bir okulda okumak gerçekten ayrıcalık,veli olunca daha bir gezme şansı yakaladım her şeyi tarihsel dokusu ile muhteşem.İyide  kazanması kolay mı; elbette çok zor, bu kadar zor kazanılan büyük bariyeli aşan çocuklar o okulun avantajlarını da doğal olarak hak ederken onları sınırlayarak onların faydasını göz ardı ederek kiraya vererek motivasyonlarına zarar vermek manevi taciz değilmidir?
Öğrencilerine tanımadığı imkanları mekanları kiraya vererek peşkeş çekilme konuları ile gündemde olması yönetim zafiyeti ile anılması üzücü gerçekten.
Siyaseti ticarete çeviren mantık , ahlaki erezyon, eğitimi de eğitimcileri de (gerçek eğitimcileri tenzih ederek) tüccar yaptı.Bakınız Boğaziçi Üniversitesindeki bir öğrenci ne diyor;
Üniversite  kampüsümüz, gün geçtikçe dersten ve öğrenciden arındırılıp toplantı salonları özel işletmelerin toplantılarına kiralanan bir yer haline geliyor. Bilmemne bankasının çalışanları toplantıdan çıkıp manzaraya bakarak yemek yiyor, sonra da Starbucks'dan kahve alıp tekrar toplantıya giriyor. Elini sallasan kravatlı ve saçı yapılı tayyörlüye çarpar hale geliyoruz. Bu arada öğrencinin, öğretim elemanının, çalışanın yemek yiyebileceği yerler kısıtlanırken, çay kahve içebileceği yer neredeyse yok oluyor. Yani bu işgal şımarık Boğaziçi Üniversiteli öğrencilerin bir kaprisi değil, tüm Türkiye'de yaşanan soylulaştırma/nezihleştirme politikalarının bir yansımasına karşı anlamlı bir direniştir.
Kesinlikle haklı bir direniş örneği ve tutumlarından ötürü kendilerini kutlamak gerekiyor.
Diğer  en önemli olay ise Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümünde yaşanıyor, her gün bir yenisi eklenen alıştığımız  hukuksuzluk ve sorgusuz tutuklama örneğinin biri de Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümünde yaşandı.
Arkadaşlarının basın metni ;
Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü  ikinci sınıf öğrencisi arkadaşımız Şeyma Özcan 6 Aralık salı sabahı saat altı sularında kaldığı öğrenci evine yapılan baskın sonucu gözaltına alındı.
Yasal bir gazetede staj yapmak üzere başvuruda bulunduğu için Devrimci Karargah davası ile ilişkilendirilerek 9 Aralık tarihinde tutuklandı ve Bakırköy Kadın ve Çocuk Tutukevi'ne götürüldü.

Bu olay bize hiç bir üniversite öğrencisinin keyfi tutuklamalardan muaf olmadığını gösterdi.
Ders kitaplarımızın, staj başvurularımızın suç delili sayıldığı bu ortamda Şeyma'nın tutuklu bizimse hala okulda olmamızın şans eseri olduğunun farkındayız.
 Yapılan haksız tutuklamalar sonlanıncaya kadar arkadaşımızın yanındayız, davasının takipçisiyiz.

Şeyma Özcan yalnız değildir!

Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü Öğrencileri
Kendilerini haklı davalarında destekliyoruz ve takipçisi olacağız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder