8 Aralık 2011 Perşembe

Özgürlüğü Kahve Bardağının Dibinde Aramayanlar


Boğaziçi’nde, bizim orda, starbuck işgal edildi. Rektörün soruşturma kovuşturma tehditleri okul yönetiminin tavrını gösteriyor. Bu şaşırtıcı değil, zaten okul yönetimi değil mi? YÖK şartlarında, tam da YÖK’ün Boğaziçi’ne dayattığı dillerde dolaşırken rektörlüğe gelmeyi ya da orada kalmayı uygun görenlerden başka ne beklenebilirdi ki? Emir komuta zincirine uymayanlar haindir ne de olsa.
Bir itiraz daha var ki yönetimden değil, öğrencilerden geliyor. Bazen alaycı, bazen ezberci. “Özgürlükten bahsediyorsunuz da oradan kahve alanların özgürlüğü ne olacak?” Bazen “Nasıl da köşeye sıkıştırdık:)” edasıyla, bazen ‘Tamam destekliyorum, hoş güzel, ama ben de kahvemi içmek istiyorum kardeşim!’diye safa yatarak, bazen de ‘Yiyorsa gidin Rektörlük binasını işgal edin!’ alaycılığıyla. Blog yorumlarında, facebook tartışmalarında görüyoruz; öğrencilerden geliyor.
Görüyoruz ki bugün yaşadığımız dünya, özgürlüğü kahve bardağının dibinde arıyor. Kahve içme özgürlüğü. Tuhaf. İçilecek her kahve, özgürlüğe giden bir adım sanki. Halbuki işgal basitçe söyledi bunu “Starbucks asla bir kahveden ibaret değildir”. Mesele de sadece kahve değil, yaşayıp paylaşmak zorunda olduğumuz dünyanın nasıl örgütleneceğidir. Biz şımarık kentlileri besleyen çiftçinin durumu, kredi borcu, baş ettiği çokuluslu şirketler illetidir. Starbucks, Türkiye’de son on yılda hızlanarak derinleşen bir siyasi-iktisadi örgütlenme mantığının en yoğun metaforlarından, en çetin taşıyıcılarından biridir. Yoksulluk, eşitsizlik: %1’ler, %99’lar.
Bununla da kalmıyor. Yaşadığımız dünyanın siyasi-iktisadi koşulları hızla dönüşürken, olmamız gereken insan tipi de tanımlanıyor. Kahveni içmekte özgürsün, başkasının kahvesine karışmadığın sürece! İç kahveni, bardağın dibine kadar. Kimse karışmasın. Starbucks telvesini okuyamayan falcın gösterecek sana özgürlüğü. Özgürlüğün resmi, Starbucks bardağında belirecek sanıyorsan, içmeye devam et. Kahve içme özgürlüğün senin olsun, zaten çoktan almışlar senden alacaklarını. Hayallerini çaldıklarında, geriye ne kalır ki?
Özgürlüğü kahve bardağının dibinde aramayanlar işgal etti. Kahve içmekte özgür, işgal etmekte özgür değilsin. İşgal et!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder